Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

açık pencere

См. также в других словарях:

  • ardına kadar açık — sonuna kadar açık (kapı, pencere) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cereyanda kalmak — 1) kapalı bir yerde, karşılıklı açık pencere veya kapı arasında meydana gelen hava akıntısında kalmak 2) buna bağlı olarak üşütmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • açıt — is., dı, mim. Bir duvarda açık bırakılmış bulunan kapı, pencere, kemerleme vb. açıklık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kurtağzı — is., den. 1) Gemi ve sandallarda halatın geçmesi için teknenin kenarına tutturulmuş, açık ağız biçiminde metal parça 2) Doğramanın birbirine geçen dişleri 3) Çatıdaki dışa açılan küçük pencere …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»